Bunlar oküloplastik cerrahi alanına giren başlıca hastalıklar. Bu hastalıkların meydana geldiği durumlarda ya da estetik olarak değişiklik istenen durumlarda öncelikle oküloplastik cerrahlar tarafından bir inceleme yapılmalı ve meydana gelen durumun oküloplastik cerrahi için uygun olup olmadığı değerlendirilmelidir. Bu hastalıklarda oküloplastik cerrahi uygulamaları üzerine detaylar ise şu şekilde:
Göz Kapağı Estetiği
Gözde ya da göz çevresinde, gerek dış faktörlere bağlı olarak, gerekse de yaşlanmaya bağlı olarak bazı değişiklikler meydana gelebilir. Bu değişiklikler zaman zaman estetik kaygılar sebebiyle insanlara kendilerini kötü, yorgun ve yaşlı hissettirebilir. Bu sorunlar meydana geldiği zaman oküloplasti uygulamaları bazen hafif şekilde ve ayakta gerçekleştirilirken, bazen de ağır cerrahi müdahaleler gerekebilir. Bu alanda en çok talep genellikle göz altı torbaları, göz kapağı düşüklükleri ve cilt sarkmaları ile gelmektedir. Bu konu hakkında her ne kadar yüzeysel uygulamalar yapılabiliyor olsa da, daha kalıcı bir çözüm için oküloplastik cerrahi yöntemleri uygulanmalıdır.
Alt ve üst göz kapaklarından fazla yağ ve cilt dokusunun çıkarılması, yukarıda bahsedilen sorunlarla ilgili olarak en sık kullanılan yöntemdir. Doğru ve başarılı şekilde gerçekleştirilmiş olan uygulamalar, hastalara çok daha genç bir görünüm kazandırır. Bu uygulamalar son derece riskli uygulamalar olduğu için, göz sağlığını bozacak ya da herhangi bir şekilde tehlikeye atacak olan operasyonlardan uzak durulmalıdır.
Pitozis, Entropion ve Ektropion
Pitozis, göz kapaklarının istemsiz şekilde görmeyi engelleyecek bir durumun ortaya çıkması demektir. Pitozis çeşitli tıbbi durumlara bağlı olarak gelişebilir. Bu durum her ne kadar ilaç tedavisi ile çözülebilecek bir durum olsa da, genellikle cerrahi müdahale daha başarılı sonuç vermektedir. Cerrahi müdahale oküloplastik yöntemlerle yapılır ve göz kapağı yukarı alınarak pitozis sorunu kalıcı olarak ortadan kaldırılır.
Entropion ise göz kapaklarının gözün içine doğru kıvrılmasına verilen isimdir. Böyle durumlarda gözün normal yapısının geri kazandırılması adına oküloplastik yöntemler kullanılmaktadır. Ektropion ise, göz kapaklarının dışa doğru kıvrılmasına verilen isimdir. Yine ektropion tedavisinde de oküloplastik yöntemler kullanılır ve gözün normal yapısı geri kazandırılmış olur.
Göz ve Botoks Kullanımı
Botoks ya da botulinum toksini, bugün tıp dünyasının hemen hemen her alanında kullanılıyor. Her ne kadar estetik uygulamalar ile özdeşleşmiş bir tedavi yöntemi olsa da, göz hastalıkları ve oküloplastik cerrahi alanında da çeşitli hastalıkların tedavisinde aktif olarak kullanılıyor. Botoksun oküloplastik cerrahide kullanıldığı hastalıklar ise şu şekilde:
- İstemsiz Göz Kasılmaları: Göz seğirmelerinden istemsiz göz kapanmasına kadar pek çok farklı problem botoks tedavisi ile çözülebilmektedir.
- Kuru Göz ve Göz Sulanması: Farklı tıbbi sebeplere bağlı olarak bazı insanlarda gözyaşı daha az salgılanır ve bu durum göz kuruluğuna sebep olur. Böyle durumlarda gözyaşı toplama kanallarının çevresine botoks uygulaması yapılır ve böylelikle kuru göz probleminin rahatlaması sağlanır.
- Guatr Hastalığında Görülen Göz Bulguları: Graves türü guatr hastalıklarında göz çevresinde gözlerin irileşmesi gibi bazı belirgin değişiklikler meydana gelebilir. Gözlerin irileşmesi genellikle göz kapağının daha yukarı kalkması sebebiyle göz açıklığının artmasıdır. Böyle durumlarda botoks enjeksiyonu ile göz kapakları normal seviyesine getirilebilir.
- Yüz Felci: Yüz felci gibi durumlarda göz kapaklarının tam olarak kapanamaması gibi bir durum ortaya çıkar. Bu da beraberinde enfeksiyon ve ülser gibi sorunları getirir. Bu durum genellikle korneanın korunmadığı için kuruması sebebiyledir. Bu yüzden uygulanan botoks enjeksiyonu ile göz kapağının düşürülmesi ve korunması sağlanır.
- Kozmetik Uygulama: Botoks uygulamasının en sık kullanıldığı alan budur. Kozmetik botoks uygulaması ile göz kenarlarında ortaya çıkan kaz ayaklarının giderilmesi, alındaki çizgilerin giderilmesi ve minimal kaldırma uygulamaları yapılabilmektedir.
Oküloplastinin Riskleri Nelerdir?
Oküloplasti cerrahi uygulamalar barındırdığı için, nadir olarak görülen bazı riskler taşımaktadır. Bu yüzden de oküloplastik cerrahi işlemleri geçirmiş olan bir hastada meydana gelebilecek olan komplikasyonlar şu şekilde belirtilmiştir: Kanama, ağrı ve bölgesel enfeksiyon. Aynı zamanda oküloplastik cerrahide hastanın yerel ya da genel anestezi etkisi olması gerekebilir. Anesteziye bağlı olarak alerjik reaksiyon, tansiyon sorunları, çarpıntı ve nefes darlığı gibi sorunlar da meydana gelebilir.
Bu makaleler bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. İşlemin yapılıp yapılmadığını ve size uygun tedaviyi belirlemek için doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.