Mezoterapi, teknik olarak akupunktur uygulamasına benzeyen bir tekniktir. Cildin orta tabakasına iğne kullanılarak yapılan bir işlemdir.
İğneler yardımı ile cildin orta tabakasına aminoasit, mineral, vitamin ve enzimlerin karıştırılarak enjekte edilmesi şeklinde uygulanır.
Mezoterapi uygulama yönteminin tercih edilmesinin başta gelen nedeni bölgesel zayıflama ve yaşlanma karşıtı olarak kullanılabilen bir yöntem türü olmasıdır.
Bunların yanında akut ve kronik ağrıların yanı sıra cilt lekeleri, selülit, çatlak gibi deri hastalıklarının tedavisi için de kullanılabilir olmasını da sayabiliriz.
Akut ve kronik ağrıları vücutta bulunan yere bölgesel olarak uygulanan mikro enjeksiyonlar yardımıyla kontrol altına alabilen ya da tedavi eden bir tıbbi uygulamadır.
Cerrahi olmayan bir tedavi yöntemidir. Düşük dozda ilaçların mezoterapi iğnesi olarak bilinen 4 ila 13 mm. çapında olan iğneler ile cildin alt kısmına enjekte edilmesi şeklinde gerçekleşir.
Kullanım amacıyla geniş bir yelpazeye sahip olan mezoterapi tekniği, kişinin şikayet ve isteklerine göre şekillendirebilir.
Bu uygulama sırasında derinin orta tabakasına tek başına enjeksiyon uygulaması yapılabileceği gibi mezoterapi cihazı tarafından hazırlanan karışım şeklinde uygulanması da mümkündür.
Kişinin rahatsız olduğunu bildirmiş olduğu bölgede bulunan cildin orta katmanına, kişinin de istekleri doğrultusunda hazırlanmış olan birtakım özel karışımlar, ince iğneler yardımıyla enjekte edilir.
Mezoterapi uygulaması öncesinde kişinin uygulamasının yapılabileceğini raporlamak üzere ilk olarak fiziksel muayene yapılır. Bu muayene sonucunda hastanın buna engel herhangi bir rahatsızlığı bulunuyorsa bu konuda kesin teşhis konulur.
Mezoterapi uygulamasının yapılmasına engel olmayan kişilerde uygulama bölgesi üzerine anestezik krem uygulaması yapılabilir.
Uygulamanın yapılmasını isteyen her kişiye özel olarak kullanılan tek kullanımlık iğneler ile yine kişiye özel olarak uygun görülen solüsyonlar bölgeye uygulanmak üzere hazırlanır.
Devamında da tedavinin ihtiyaç duyulduğu bölgede bulunan orta katmana doktor tarafından açılı olarak enjeksiyon uygulanır.
Enjeksiyonun uygulandığı bölgeye çok küçük miktarlarda solüsyon enjekte edilir ve bölgenin ihtiyacına göre daha fazla mezoterapi seansı yapılabilir. Uygulama sonrası genellikle hastaların ayakta geçirdiği döneme sahip bir tedavi yöntemidir.
Çoğunlukla pansuman vb. gerektirmez. Herhangi bir yan etki oluşturmadığı takdirde hasta gündelik yaşamına sıkıntısız devam edebilmektedir.
Mezoterapi seanslar halinde yapılan bir tedavi yöntemidir. Tedavinin yanıtı genellikle 2. ya da 3. seanstan sonra alınır. Seans öncesinde ve sonrasında kan sulandırıcı niteliğe sahip ilaçların kullanılmaması gerekir.
Seans sonrasında 10 ila 15 saat boyunca uygulama alanı su ile temas ettirilmelidir. Vücudu saran dar kıyafetler giyilmemeli, bölgeye kozmetik ürünler uygulanmamalıdır.
Mezoterepinin kaş mezotrapisi, leke mezoteapisi, saç mezoterapisi gibi pek çok farklı türü bulunur.
Bu noktada temel prensip, kişiye özel olarak hazırlanan mezoterapi simülasyonlarının mikroenjeksiyon yöntemiyle direkt olarak problemli bölgeye enjekte edilmesidir. Sistemik etki yaratmaksızın mevcut rahatsızlığın tedavi edilmesi hedeflenir.
Mezoterapi, kozmetik dermatoloji olarak tanımlanan cilt problemlerinin tedavisinde etkilidir. Özellikle yüz gençleştirme, selülit tedavisi, saç dökülmesinin önlenmesi, lokal yağ miktarının azaltılması gibi işlemler uzun yıllardır başarı ile uygulanmaktadır.
Mezoterapi yaptıranlar bu işlemi yalnızca tedavi için değil, koruyucu olarak da uygulatabilir. Böylece var olan problemin tekrarlanması engellenir.
Mezoterapi uygulaması, yasal olarak 18 yaşını doldurmuş bütün sağlıklı bireylere uygulanabilmektedir.
Fakat bunların aksine risk teşkil eden ya da uygulanmasına engel rahatsızlıkları bulunan bireyler de olması mümkün olabiliyor.
Bu nedenlerden ötürü mezoterapi uygulaması kişinin sağlık durumu başta olmak üzere, yaşı, fiziksel özellikleri, ihtiyaç durumu gibi çeşitli faktörlerle uygulamasındaki mikroenjeksiyon ile enjekte edilecek içeriği değiştirebilecek etmenlere sahiptir.
Yani mezoterapi uygulamasının kişiye özel bir tedavi yöntemi olduğunu söylememiz mümkündür.
Mezoterapi uygulamasının ardından, uygulanan bölge üzerinde kızarıklık ve morluklar görülebilir. Bu konuyla ilgili herhangi ek bir seansa ihtiyaç bulunmamaktadır.
Genellikle 1-2 gün içerisinde var olan belirtiler kendiliğinden iyileşmektedir. Yanma hissi, kaşıntı, şişlik, cilt hassasiyeti ve hafif şiddette ağrı mezoterapi uygulamasının ardından görülebilecek yan etkiler içerisindedir.
Ancak bazı yan etkiler durumunda hekime başvurulması gerekmektedir. Bunlar aşağıda sıralandığı şekildedir;
Tüm uygulamalarından önce ise şunlara dikkat edilmesi önemlidir;
Mezoterapi, mesai terapisi, düzenli egzersiz, sağlıklı beslenme ve düzenli uyku ile birlikte uygulandığında son derece başarılı çözümler sunabilir.
“Mezoterapi Nedir?” başlığı altında genellikle iğne faktörü uygulamasını düşünenler arasında korkutucu bir seçenek olarak gözükmektedir.
Bu uygulamayı tercih etmek istemeyenler için son dönemde geliştirilen iğnesiz mezoterapi yöntemi de etkili bir seçenektir. Bu şekilde ağrı ve acı gibi istenmeyen hislerin oluşması engellenir.
Özellikle dekolte bölgesi, boyun ve yüz hattında oluşan sarkma, yara izi, leke ve çatlak oluşumlarının tedavisinde etkili olan iğnesiz mezoterapi uygulamasında, mezoterapi iğnesi yerine yüksek frekanslı ses dalgaları kullanılır.
İğnesiz mezoterapi yönteminde hazırlanan solüsyon, ultrasonik cihaz yardımıyla deriye iletilir.
Bu makaleler bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. İşlemin yapılıp yapılmadığını ve size uygun tedaviyi belirlemek için doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.
