Fransız Askısı ile Ameliyatsız Yüz Germe

fransız-askısı-fiyatları

Click to rate this post!
[Total: 2 Average: 5]

Son yıllarda tıptaki gelişmeler ve bilimsel araştırmalar sağlık alanını yakından etkiledi. Uygulanan yöntemlerde başarı oranı ve kalite bakımından ciddi bir artış yaşandı. Özellikle dış görünümü düzeltmeye yönelik uygulanan estetik operasyonlar, daha doğal ve kalıcı sonuçları ile öne çıkmaya başladı. Yeni yöntemler sayesinde basit, hızlı ve kalıcı bir güzelliğe sahip olmak da mümkün oldu. Bu doğrultuda genç ve sıkı bir cilde sahip olmak için tercih edilen uygulamalar arasında popülerliği giderek artan fransız askısı yer aldı.

İçindekiler
İçindekiler [Göster]

Fransız Askısı Nedir?

Fransız askısı, diğer adıyla ameliyatsız yüz germe olarak bilinen ve orjinali Fransa’da geliştirilen bir estetik operasyondur. Bu işlemde içi polyester, dışı ise cilt dokusu ile uyumlu silikonla kaplı olan esnek ipler kullanılır. Böylece cerrahi müdahaleye gereksinim kalmadan cildin gerilmesi sağlanır.

Fransız ip askısı yönteminde kullanılan ipler yüzün askılanmasına ve taşınmasına destek olur ve gergin bir yüz hattının oluşturulmasını sağlar.

Sonuç olarak iplerle birlikte yüzdeki sarkmalar ve kırışıklıklar yüksek kalıcılık oranı ile giderilir. Tüm malzemelerin insan vücuduna uyumlu yapıda olması, yüz felci ve diğer komplikasyon ricklerini büyük ölçüde azaltır.

Bu nedenle Fransız askısı özellikle son yıllarda  popülerliği artan bir yöntemdir.

İletişime Geç


Minimal riskleri ve yüksek güvenliği ile tercih edilen Fransız askısı, genç ve canlı bir cilde sahip olmayı mümkün kılar. Ameliyatlı yüz germe uygulamalarının alternatifi olarak gösterilen bu işlemdeki amaç; ciltteki yaşlanma ve zamana bağlı olumsuz etkileri en iyi şekilde gidermek, ek olarak yüzde lifting etkisi oluşturmaktır.

Fransız Askısı Kimlere Uygulanır?

Fransız askısı, cerrahi müdahaleye girmek istemeyen ve yüzündeki kırışıklıklar ile sarkmalardan rahatsız olan herkese uygulanabilir.

Özellikle 30 yaşından sonra yüzdeki hyalüronik asit ile kollajen miktarı hızlı şekilde azaldığından, ciltte kırışıklıklar oluşmaya başlar.

Kontrol altına alınmayan yeni kırışıklıklar, zaman içinde derinleşerek daha ciddi görüntü sorunları oluşturabilir.

Bu nedenle bu tür ince kırışıklıklar da dahil olmak üzere yüzdeki deformitelerin estetik operasyonlarla giderilmesi tercih edilir.

Fransız askısı da 30-65 yaş arası bireylerin kırışıklık ve sarkma problemlerini ameliyata gerek kalmadan gidermek için uygundur. Bu işlemle cildin askılar tarafından desteklenmesi sağlanır ve genç bir görünüm elde edilir.

ameliyatsız-yüz-germe

Fransız Askısı Avantajları Nelerdir?

Fransız askısı, diğer yüz germe operasyonlarına göre daha popülerdir ve bunun sebebi sahip olduğu şu avantajlardır:

  • Ameliyatsız bir işlem olduğundan, cerrahi kesi ile operasyona bağlı riskler barındırmaz.
  • Lokal anestezi altında uygulandığından işlem sonrası iyileşme hızlıdır.
  • Yüz mimik kaslarında herhangi bir kısıtlama oluşmaz.
  • İşlem kısa sürede tamamlanır ve hasta ertesi gün günlük hayatına geri dönebilir.
  • Kullanım süresi 5 ila 10 yıl kadardır.
  • İşlem sonunda yüzde herhangi bir iz kalmaz.
  • Etkileri çabuk fark edilir.

Fransız Askısı Nasıl Yapılır?

Fransız askısı, ameliyat gerektirmediğinden hastaya genel anestezi de uygulanmaz. Lokal anestezi altında uygulanan bu yöntemde herhangi bir ağrı veya sızı hissedilmez. Bunun için öncelikle uygulama bölgesi sterilize edilir ve bölgenin uyuşturulması sağlanır.

Daha sonra cilde çok ufak kesiler yapılır ve esnek ipler deri altına gönderilir. İlgili bölgeye yerleştirilen ipler, kişinin ihtiyacına uygun oranda gerginleştirilir ve kulak hizasında sabit tutulur. Ortalama 45 dakikada tamamlanan bu uygulama, yüzün 5 ila 10 yıl kadar gerginliğini korumasına yardımcı olur.

İşlem sonunda hasta taburcu edilir ve günlük hayatın kaldığı yerden devam eder. Uygulama sonu etkiler ise birkaç gün içinde gözlenmeye başlar.

Fransız Askısı Yan Etkileri Var Mıdır?

Fransız askısında kullanılan ipler cilt dokusuyla uyumlu ve elastik yapıdadır, bu sayede yüzdeki mimik kaslarında zedelenme veya kısıtlama meydana gelmez. Dolayısıyla işlem sonrası hasta yaşam konforu yüksek seviyede tutulur. Ağrısız, sızısız, hızlı ve etkili bir yöntem olan Fransız askısı; ameliyata gereksinim duymadan genç bir görünüme kavuşmayı mümkün kılar. Buna rağmen, her işlemde olduğu gibi Fransız askısında da bir takım yan etkiler ortaya çıkabilir. Bunlardan bazıları şu şekilde sıralanır:

  • Hastanın esnek iplere veya anestezi maddesine alerjisi olan durumlarda ciltte kızarıklık, şişlik, kaşıntı, döküntü ve hassasiyet oluşabilir. Bunlara ek olarak nefes darlığı, çarpıntı, öksürük, genel durum bozukluğu gibi alerjik reaksiyonlar da gözlenebilir.
  • Uygulama sırasında aceleci bir yaklaşım sergilenmesi sinirlerin zedelenmesine bağlı duyu kaybı ve karıncalanma hissine neden olabilir.
  • İp gerginliği ayarlanırken tam simetri veya esneklik sağlanamayabilir, bu durumda yüzün iki tarafı arasında bazı farklılıklar oluşabilir. Bu nedenle hekim seçimi ve deneyimi fazlasıyla önemlidir.

Fransız Askısı ile İlgili Merak Edilenler

Fransız askısı ile ilgili genel bilgileri toparlamak gerekirse;

  • İşlem sırasında bölgeye lokal anestezi uygulandığından ağrı veya acı hissedilmez.
  • Güvenli ve başarı oranı yüksektir.
  • Kullanılan malzeme cilt ile uyumlu olduğundan 5 ila 10 yıla kadar kalıcılık gösterir.
  • İplerdeki silikon, tıbbi amaçlar kullanılan ve sağlık açısından herhangi bir zararı bulunmayan katı bir silikon türüdür.
  • İşlem kısa sürede görünümde fark edilebilir sonuçlar yaratmaya başlar ve bu sırada yüzün doğal yapısına zarar vermez, mimik kaslarının kullanımını etkilemez.
  • Sonuçlar zaman içinde daha iyi hale gelir, ortalama 2 ay içinde yüzdeki bağ doku tamamen gelişir ve esas sonuç ortaya çıkar.
  • İşlem fiyatı; kişinin ihtiyacına, uygulama bölgesinin büyüklüğüne ve kullanılan malzeme miktarına göre değişkenlik gösterir. Uzman hekim ile gerçekleştirilen ilk muayenede, ortalama bir fiyat çıkarılabilir.

Tedavi sürecinin yüzde başarı ile sonuçlanması ve hastaların iyileşme sürecini konforlu bir şekilde atlatabilmesi için hekim seçimi büyük önem taşır. Siz de doğru hekim tercihi ile çok daha genç ve dinamik bir görünüme kavuşabilirsiniz.

Bu makaleler bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. İşlemin yapılıp yapılmadığını ve size uygun tedaviyi belirlemek için doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.

İlginizi Çekebilir

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

TOP