Genelde küçük göğüslü olan veya gebelik sonrası göğüslerinde hacim kaybı yaşayan kadınların ilk odaklandığı şey, memelerin daha dolgun ve yuvarlak görünmesidir. Halbuki göğüs bölgesinin güzelliğini etkileyen pek çok konu vardır ve bunlardan en önemlisi her iki meme arasındaki dekolte açıklığının doğru ayarlanmasıdır.
Olması gerekenden daha bitişik veya açık aralıklı göğüsler, ebat olarak ne kadar dolgun olsa da memeye estetik görünüm kazandırmak için yeterli olmaz. Bu nedenle her operasyonun dekolte estetiği ile kombine edilmesi, meme dolgunluğuna uygun dekolte yapısının oluşturulması gerekir.
Dekolte; memelerin arasında kalan, sütyen takıldığında ise üstten görünen kısımdır. Dekolte bölgesinin estetik ve dolgun görünmesi pek çok kıyafetin daha rahat taşınması ile eşleştirilir, bu nedenle ideal dekolte dolgunluğu kişiye kendini çekici ve güzel hissettirir. Ancak genetik faktörlerin etkisiyle memeler arasındaki açıklık ideal kabul edilenden fazla olabilir veya gebelik ve hızlı kilo değişimi gibi nedenler sonucu bölgede sarkmalar ile hacim kayıpları yaşanabilir. Kimi zaman ise yoğun meme dokusuna bağlı olarak dekolte açıklığı hiç bulunmayabilir ve memeler sıkışmış bir görünüm oluşturarak kişiyi rahatsız edebilir.
Cilt katmanlı bir yapıdır ve zamanla güneş ışınları başta gelmek üzere çeşitli dış etkenlere maruz kalır. Tıpkı yüz gibi güneş, kirli hava ve diğer faktörlerden etkilenen dekolte bölgesi de yaşlanarak kırışır. Bu durum özellikle 40 yaş üstü pek çok kadının göğüs bölgesindeki kırışıklıklardan, lekelenmelerden ve hacim kaybından şikayetçi olması ile sonuçlar. Kadının dilediği bazı kıyafetleri giyememesi de dekolte bölgesindeki estetik deformasyonlardan kaynaklanır.
Bu durumlara ek olarak;
gibi problemlerin tümü dekolte estetiğini gerektirir ve doğru bir çalışma ile düzeltilebilir.
Dekolte estetiği, klinik ortamda uygulanan güvenli ve rahat bir işlemdir. 18 yaşını doldurmuş, genel sağlık durumu elverişli herkes bu operasyonu yaptırabilir. Genel olarak dekolte dolgusu ile bölgedeki hacim kaybı sorunlarının giderilmesi ve deri deformasyonlarının yeniden düzenlenmesi hedeflenir. Detaylı muayene ile şikayetleri dinlenen kişi ihtiyacına en uygun teknik sayesinde dekolte bölgesindeki kusurlardan kurtularak estetik göğüs dolgunluğu elde edebilir.
Dekolte bölgesine kalıcı dolgunluk kazandırmak istendiğinde tercih edilen ilk yöntem silikon meme implantı yerleştirmektir. Bu işlem genellikle diğer meme operasyonları ile birlikte uygulanır ve memedeki diğer kusurların giderilmesini sağlar. Memenin doğal sınırlarına ve meme taban çapına uygun ebattaki implantların bölgeye yerleştirilmesi ile genel meme görünümünün iyileştirilmesi sağlanır. Ancak tercih edilen silikonların şekil, ebat ve konum bakımından doğru olması uygulama sonuçlarını yakından etkiler. Doğal ve çekici bir görünüm elde edilebilmesi için aşırı büyük implantların tercih edilmemesi ve implant yerleşiminin meme üst sınırından yukarıda olmaması çok önemlidir. Bu nedenle işlemin mutlaka uzman estetik cerrah tarafından uygulanması ve kişinin vücut yapısına, yaşına, memedeki deformasyon durumuna göre belirlenmesi gerekir.
Göğüs implantına nazaran çok daha hızlı ve kolay bir uygulama olan yağ enjeksiyonu, dekolte bölgesindeki hacim kayıpları için en ideal çözümlerden biridir. Sadece 15-20 dakika gibi kısa bir sürede tamamlanan bu işlem, genel anestezi gerektirmez ve uzun süreli ağrı, sızı benzeri şikayetlere neden olmaz.
Bu nedenle yağ enjeksiyonu, dekolte kusurlarını gidermede yaygın olarak tercih edilir ve şu şekilde gerçekleştirilir:
Yağ enjeksiyonu oldukça sağlıklı, rahat ve etkili bir yöntemdir. İşlemden hemen sonra günlük rutinlere dönmekte herhangi bir sorun bulunmadığından, hasta konforu oldukça yüksektir. Ancak meme implantlarına göre daha geçici bir çözümdür. Çünkü bölgeye enjekte edilen maddeler kişinin cilt yapısına, yaşına ve diğer parametrelere göre 18 ila 24 ay içinde etkisini kaybedebilir. Bu aşamada yeni bir seans düzenlenmesinde sıkıntı bulunmaz ve işlem tekrarlanabilir.
Dekolte estetiğinde tercih edilen yöntem, kişinin ihtiyacına ve beklentilerine göre planlanır. Her iki uygulamada da dekolte bölgesindeki hacim eksikliklerinin, kırışık ve sarkık görünümlerin giderilmesi hedeflenir.
Yağ enjeksiyonu doğrudan dekolte bölgesini etkileyen basit ve hızlı bir uygulama iken, meme implantı genel göğüs yapısının şekillendirilmesine de yardımcı olur ve bu nedenle çok daha uzun süreli bir iyileşme dönemi gerektirir.
Yağ enjeksiyonunun meme implantına göre avantajları şunlardır:
Bununla birlikte göğüs ebatlarının yeniden düzenlenmesi gerekiyorsa meme büyütme, küçültme veya dikleştirme operasyonlarından birinin uygulanması daha doğru olabilir. Böylece göğüs hattının dekolte ile birlikte daha bütüncül şekilde ele alınması ve kişi için en ideal yapının oluşturulması sağlanır. Ancak bu aşamada tercih edilecek yöntemin başarısı hasta-hekim arasındaki uyuma bağlıdır, bu nedenle en doğru karar için uzman hekime başvurulması gerekir.
Bu makaleler bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. İşlemin yapılıp yapılmadığını ve size uygun tedaviyi belirlemek için doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.
