Selülit Tedavi Yöntemleri

 

Click to rate this post!
 
[Total: 1 Average: 5]

 

Selülit, toplumun büyük bölümünde görülen ve vücut tipi fark etmeksizin gözlenen bir sorundur. Genetik, beslenme, hareketsiz yaşam gibi faktörler ciltteki portakal kabuğu görünümü artırabilir. Ağırlıklı olarak kadınları etkileyen ve ileri seviyeli vakalarda kıyafet üzerinden bile belirgin olan selülitin tek başına geçmesi pek mümkün değildir. Ancak medikal tedavilerin etkisini artırmak için diyet ve egzersizin önemi büyüktür.

Selülit Neden Olur?

Selülit cilt yüzeyindeki pütürlü, çukurlu portakal kabuğu görünümü ile karakterize bir sorundur ve estetik güzelliği büyük ölçüde zedeler. Sıklıkla cilt yüzeyi ile ilgili bir sorun olduğu düşünülse de aslında cilt alt katmanlarındaki yağ dokularının, fibröz bağ dokular ile birleşmesinden kaynaklanır. Temel nedeni ise alt katmanlarda fazla miktarda yağ hücresinin depolanmasıdır.

Deri altındaki yağ miktarını artıran durumlar arasında;

  • Hormonal değişiklikler,
  • Hızlı kilo alımı,
  • Sağlıksız beslenme,
  • Hareketsiz yaşam tarzı,
  • Uzun süre oturmak,
  • Sigara kullanımı,
  • Asitli içecekler tüketmek      gibi pek çok neden sıralanabilir.

İletişime Geç


Ayrıca ilerleyen yaşa bağlı yavaşlayan metabolizma da portakal kabuğu görünümün oluşmasında etkilidir. Bu tür alışkanlıkların sonlandırılması ise selüliti engellemek adına yeterli değildir çünkü kimi zaman sağlıklı alışkanlıklara rağmen genetik faktörler nedeniyle selülit oluşabilir. Zayıf insanlarda bile yağların vücuda dengesiz dağılımı sonucu selülite yatkınlık olabilir. Dolayısıyla rahatsız edici ve inatçı selülitten kurtulmanın en iyi yolu klinik ortamda uygulanan tedavilerdir.

Selülit Tedavi Yöntemleri

Selülit, toplumdaki kadınların büyük çoğunluğunu etkileyen ve özellikle yaz aylarında rahatsız edici bir sorun haline gelen dolaşım bozukluğudur. Vücut yapısı, kilo ve cinsiyet fark etmeksizin herkeste görünüyor olması nedeniyle evde uygulanan bakım adımları ile giderilmesi neredeyse hiç mümkün değildir. Bu nedenle özellikle bölgesel yağlanma sonucu ortaya çıkan selülit görünümünü tedavi etmede kullanılan farklı kozmetik uygulamalar bulunur.

Liposuction

Selülit ve bölgesel yağlanma sorunlarında en çok kullanılan, en etkili olan yöntem liposuction tekniğidir. Ağrısız, sızısız olması, çabuk etki göstermesi ve vücut kontürünün düzenlenmesini sağlaması gibi avantajları nedeniyle tercih edilir.

Hafif seviyeli vakalarda 2, orta seviyeli vakalarda 4 ila 6, ileri seviyeli vakalarda ise 8 seans liposuction selülit görünümün giderilmesine katkı sağlar. Uygulama sırasında ince uçlu kanüller yardımıyla deri altındaki fazla yağ hücreleri dışarı çekilir, gerekirse bu hücreler yeniden şekillendirilerek vücuda istenen formun kazandırılmasına da yardımcı olabilir.

İşlem sonunda ise bölgede bir miktar şişlik ve morluk olması normaldir ancak düzenli hekim tavsiyeleri ile bu şikayetler kısa sürede ortadan kaybolur.

Lenf Drenaj

Özellikle bacaklardaki dolaşım bozukluğu nedeniyle oluşan selülit görünümünden kurtulmaya yardımcı bir tekniktir. Seanslar halinde düzenlenen tedavide, içine farklı değerlerde basınç verilen özel bir kıyafet giyilir ve bu sayede karın, bacak, göbek gibi bölgelerdeki dolaşımın hızlandırılması hedeflenir.

Mezoterapi

Kişiye özel iğneler ve enjektör yardımıyla uygulanan mezoterapi yönteminde, cilt orta tabakasına selülite doğrudan etki eden özel bir sıvı aktarılır. Bu sıvı, selülitli bölgedeki yağları parçalar ve yeniden kullanılabilir yağ haline getirir. Bu sayede fazla yağlanmanın neden olduğu estetik kusurları önler, genellikle haftada 1 kez olmak üzere 8-10 seans devam ettirilmesi yeterlidir.

LPG

Bir nevi vakum tekniği olan LPG, ciltteki pütürlü görünüme neden olan septa yapılarını gevşeterek koparmayı hedefler. Özel vakum başlıklı bir cihazın cilt yüzeyine emme-dönme hareketleri uygulaması ile gerçekleştirilir ve deri altı dokulara basınç uygular. Böylece bölgede biriken fazla yağların parçalanmasına yardımcı olur.

Ultrason

Ultrason tedavisi, deri altına inerek yağ hücrelerini parçalamayı hedegler ve genellikle küçük yağlar üzerinde etkili olur. Bu nedenle selülit seviyesi ileri olmayan hastalara önerilir ve uygun adaylarda ses dalgası etkisiyle yağ depolarının azaltılmasına yardımcı olur.

Lazer Tedavisi

Selülitli bölgeye doğrudan uygulanan ve kan dolaşımını hızlandırarak gidermeyi hedefleyen tedavidir. Lazer tedavi sırasında yağ hücreleri harekete geçer ve dinamik, akışkan bir form kazanır. Böylece daha sağlıklı bir yapıya gelerek derideki selülit görünümünü azaltır.

Akupunktur

Akupunktur; selülit dışında migren, alerji, panik atak gibi farklı problemlerin tedavisinde kullanılan bir yöntemdir. Selülit tedavisinde kullanılan akupunktur; özel ince uçlu iğnelerin, vücudun çeşitli noktalarına batırılması ile cilt altındaki su ve yağ hücrelerini harekete geçirmeyi hedefler. Bu sayede derideki düzensizlikleri giderir.

Selülit Tedavisinde Beslenme

Bunların yanı sıra; karboksiterapi, ozon terapi, lipoterapi, radyofrekans gibi farklı kozmetik uygulamalar da mevcuttur. Bu uygulamaların tümü selülit etkisini azaltmaya yardımcıdır ve koruyucu tedavi olarak kullanılabilir. Ancak hem bölgesel incelmeye hem de selülitlere en yardımcı tedavi olan liposuction yönteminde bile kişinin düzenli ve sağlıklı bir beslenme planı uygulaması kaçınılmazdır. Aksi halde aynı sorun tekrarlayabilir veya tedavi etkileri zayıflayabilir.

Selülit Tedavi Yöntemleri

Selülit tedavisinin etkisini maksimuma çıkarmak ve uzun süre korumak için aktif yaşam tarzı ile sağlıklı beslenme oldukça önemlidir. Özellikle liposuction benzeri selülit tedavileri sırasında dengeli beslenmenin alışkanlık haline getirilmesi, portakal kabuğu görünümünü minimuma indirmeye yardımcı olur. Beslenmeye ek uygulanan kas güçlendirici ve yağ yakıcı egzersizler ise bölgesel şekillenmenin hızlanmasını ve vücudun daha fit bir form kazanmasını sağlar.

 

Bu etkilerinden dolayı tedavi sırasında aşırı yağlı gıdaların tüketilmemesi ve beslenme planının uzman diyetisyen veya hekim önerilerine göre düzenlenmesi gerekir.

Selülit tedavisinde beslenmede yapılması gereken değişikliklerden bazıları şunlardır:

  • Düşük kalorili ve dengeli bir diyet uygulanmalı, sağlıksız yağlardan kaçınılmalıdır.
  • Hayvansal gıdalardaki doymuş yağlar yerine avokado, zeytinyağı, hindistan cevizi yağı gibi doymuş yağlar kullanılmalıdır.
  • Aşırı yağlı, baharatlı, tuzlu, kızartma tipi gıdalardan ve paketli besinlerden kaçınılmalıdır.
  • Günlük en az 1,5-2 litre su tüketilmeli, su ihtiyacı çay, kahve, kola gibi içeceklerden karşılanmamalıdır.
  • Serbest radikallerle savaşarak cilt sağlığını koruyan antioksidanlar düzenli olarak tüketilmelidir. Renkli meyve ve sebzeler, antioksidan bakımından zengin besinlerdir.
  • Lifli gıdalar bağırsakta uzun süre kalarak tokluk sağlar ve sindirimi düzenler, bu gıdalar selülit görüntüsünü azaltmaya da yardımcıdır ve diyete mutlaka eklenmelidir. Yulaf, çavdar, arpa gibi tam tahıllar; fasulye, barbunya gibi baklagiller; chia tohumu, keten tohumu gibi tohumlar; brokoli, karnabahar, havuç gibi sebzeler; elma gibi meyveler yoğun lif depolarıdır.
  • Gün içinde karbonhidrat, yağ ve protein tüketimi dengeli olmalı; vitamin, mineral ihtiyacı yeterli şekilde karşılanmalıdır. Gereken durumlarda ek vitamin takviyesi kullanılmalıdır.
  • Vücutta su tüketilmesine neden olan ve şişkinlik yapan tuz tüketimi azaltılmalıdır.
  • Protein ihtiyacı daha çok beyaz etten karşılanmalı, haftada en az 1 kez balık tüketilmelidir.

Düzenlenen beslenme planının kalıcı olması ve tedavi bitiminden sonra da alışkanlık haline getirilmesi önerilir. Bu sayede kişi elde ettiği sıkı görünümü ve spor ile sağlıklı beslenmenin kazandırdığı kaliteli yaşam tarzını ömür boyu sürdürebilir. Ayrıca genel sağlık durumunu etkileyebilecek pek çok riskli durumdan da korunmuş olur.

Bu makaleler bilgilendirme amaçlı yazılmıştır. İşlemin yapılıp yapılmadığını ve size uygun tedaviyi belirlemek için doktorunuzla görüşmeniz gerekmektedir.

Yorumlar

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.

TOP